Merhaba, zaman zaman özlü sözler okuruz, duyarız, yeri gelir kullanırız da…
Bazen de; “Bundan çok güzel ibretlik söz çıkar” dediğimiz durumlar olur, ama yeri gelip de kullanılmayınca yok olur gider.
işte burada; yok olmasın, kullanılsın, belki birinin çok kritik bir tartışmada işine yarar diyerek bu tarz örnekleri aklıma geldikçe paylaşacağım.

Örnek 1: Yumurta haşlamak için bir miktar su koyarız kaba. Bu suyun içerisine 3 yumurta atarız ve yumurtaların üst kısımlarının suyun dışında
kaldığını görürüz. Ama 2 yumurta daha atarız ve suyun tüm yumurtalarını kapladığını görürüz. Yani 3 yumurtaya yetmeyen su, 5 yumurtaya yetebilir.
işte bunu belki bir gün bereketi tarif ederken ya da paylaşmanın öneminin işlendiği bir ortamda kullanabilirsiniz. Ben hiç kullanmadım. O yüzden
kullanımından doğacak tepkilerde sorumluluk kabul etmiyorum.

Örnek 2: Farzlar ve sünnetler vardır. Farz > Sünnet diyebiliriz. Namazın da sünnetleri/farzları vardır. Akşam namazının 3 rekât farzı, 2 rekât sünneti olması gibi.
Ayrıca bu 2 rekâtlık sünnet içinde de uyulması gereken farzlar vardır.
Bazen, görece daha az ehemmiyetli ya da küçük gibi görünen konularda, kendinden daha mühim konulara gösterilen ciddiyeti göstermenin gerekliliğini
tarif etmek için kullanılabilir.
Belki başka kullanacak yerler de çıkabilir. Lazım olabilir diyerek buraya bıraktım.

Örnek 3: Meyvelerle veya sebzelerle ilgili zaman zaman araştırma sonuçları açıklanır. Bunların bir çoğu ilgi çekicidir.
Mesela salatalığın da 96%’sının su olması gibi.
Gerçeğin görünmeyen yüzünü tarif etmek icap eden bir durum başınıza gelirse belki kullanabilirsiniz.
“Ne var yani salatalığın da 96%’sı su, ama suya mı benziyor?” gibi bir çıkış yapılabilir mesela yeri geldiğinde.

Devam edecek…

Selamlar.